31.BÖLÜM

PROTECTOR
Please Subscribe to read the full chapter

Yazar; coffeeortea

Çeviri; UzumluCikolata


 

"Buna inanabiliyor musunuz çocuklar?!"

Jongin arkadaşı yumruğunu masaya indirirken gülüyordu. Tao, yeni muhafız hakkında bağırarak atıp tutmak için Kimya dersinin ortasını seçmişti.

"Yani, en azından kendini tanıtmış." Jongin omuz silkti, ders notlarını geçirmek için fazlasıyla tembel hissediyordu, ancak sonra eğer yapmazsa Kyungsoo'nun ona sinirlenebileceği aklına geldi.

"Evet, ama sonra da bana 'gelecekteki erkek arkadaşım' dedi?! Bu kabul edilemez! Birazcık yakışıklı olduğunu düşünmüştüm ama bu kadarı da fazla!" dedi Tao, kalemini sertçe kavrarken.

"Ve sen de ona fazla gelişmiş tavuk mu dedin?" Jongin kaşlarını kaldırdı.

Tao burnundan soluyordu. "Bana panda dedi!"

Jongin iç çekti. "En azından onun senden hoşlandığını biliyorsun. Uzun adamlarla ilgilenmiyor muydun sen? Ve o da Çinli."

"Onun gibi bir ahmakla asla çıkmayacağım eğer-"

"Huang Zitao! Kim Jongin! Siz ikiniz bir elmasın yapısının neye benzediğini açıklamak ister misiniz?"

Jongin hemen başını sağa sola salladı ve iki oğlan da öğretmenden özür dilediler.

-
 

Luhan köşede etrafı dikizlerken her zamanki ifadesiz suratıyla koridorda yürüyen, malum, uzun ikinci sınıfı görmüştü.

Bunu yapabilirsin Luhan!

Luhan bir bakış daha atıp "sıradan bir tavırla" duvara yaslandı, Sehun'un yanından geçmesini ve onunla konuşmasını bekliyordu.

5..4...3....2....1!

Sehun aklı bir karış havada köşeden döndü.

Luhan Sehun onu fark etmeden öylece yanından geçince paniklemişti.

"E-Ehöm!!" Luhan gürültüyle boğazını temizledi.

Sehun arkasını döndü ama yüz ifadesi çok da değişmemişti.

"Oh..Luhan hyung.."

Luhan şaşırmış gibi yapmaya çalıştı. "Omo, bu Sehun."

Sehun hafifçe eğilmeden önce başını salladı ve gitmek için arkasını döndü. Luhan aceleyle yanına koştu.

"Y-Yani..hazine avı nasıl geçti?"

Sehun çenesini kasmıştı ama yumuşak bir nefes verdi. "İyiydi."

Luhan gerçekten ne olduğunu merak ediyordu. "Anlıyorum..Sen Chanyeol'leydin değil mi? Sana karşı kaba mıydı? Hyungun onu dövmesini ister misin-"

"Hyung," Sehun durdu ve son sınıf öğrencisine baktı.

"Hım?"

"Benden hoşlanıyorsun değil mi?" diye sordu Sehun düz bir suratla.

Luhan kendi tükürüğünde boğulurken yanaklarının pembeleştiğini hissediyordu.

"N-Tabii ki senden hoşlanıyorum..! Sen benim en sevdiğim dongsaengimsin.."

"Hayır beni öpmek ve benimle çıkmak istiyorsun anlamında." diye düzeltti Sehun.

Luhan bir elini saçlarından geçirmeden önce duraksadı. "İyi, hoşlanıyorum. Senden çok hoşlanıyorum ve senden erkek arkadaşım olmanı istiyorum." Reddedilmeyi duymaya hazırdı.

Sehun gözlerini kırpıştırıyordu. "O zaman erkek arkadaşım ol."

Luhan'ın gözleri genişledi. "N-Ne?!" Kalp atışları o kadar hızlıydı ki kalbinin göğsünden fırlayacağından korkmuştu. Gaipten sesler mi duyuyordu?!

"Dedim ki, erkek arkadaşım ol. Benden hoşlanıyorsun değil mi hyung? Yani benim için her şeyi yaparsın.." dedi Sehun tekrar. Luhan o kadar mutlu hissediyordu ki ölebilirdi. Kyungsoo sonunda onunla çıkmayı kabul ettiğinde Jongin'in hissettiği bu muydu?!

"Tamam." dedi Luhan mutlulukla uzun olana doğru eğilerek, Sehun onu geri iterken.

"Sahte erkek arkadaşım."

Bu Luhan'a bir ton tuğla gibi çarpmıştı.

"S..Sahte mi? Neden... Ne için senin sahte erkek arkadaşın olacağım ki?" diye sordu Luhan, kalbinin anında midesine indiğini hissetti. Huzursuz edici his onu bütünüyle yutmuştu ve geçici mutluluk gitmişti şimdi.

"Ben...Chanyeol hyungdan hoşlanıyorum. Bunu bildiğine eminim."

Luhan, Sehun'un dürüst küstahlığı karşısında incinmişti.

"Ama bunun konumuzla ne alakası-"

"Hyung, erkek arkadaşım gibi davran ve Chanyeol'ü kıskandır." diye açıkladı Sehun bu gerçekten o kadar basitmiş gibi.

Luhan tüm dünyanın durduğunu hissediyordu. "S-sen beni sadece kullanmak mı istiyorsun? Chanyeol'ü elde etmek için?" Sesi kırıldı.

Sehun elini cebine koyarken başını salladı. "Demek istediğim, bu iki tarafın da kazanacağı bir durum. Sen benden hoşlanıyorsun, ve ben de benimle çıkmana izin veriyorum. Ben Chanyeol'den hoşlanıyorum yani biz onu kıskandırab-"

Sehun yanağında sızlayan acıyla bakışlarını yere dikti.

"S*keyim benimle dalga geçiyor olmalısın." diye küfretti Luhan. Gözleri yaşarmıştı ve eli kan avucuna akmış gibi sızlıyordu.

"Senden hoşlanıyorum Sehun-ah, ama beni kullanamazsın."

Sehun bakışlarını Luhan'a çevirdi, her zamanki gibi duygudan pek eser yoktu. "Seninle sahiden çıkacağımı düşündün mü? Gerçekten mi?"

Luhan kalbinin kırıldığını hissediyordu ve kaçmış olması gerektiğini biliyordu ama duymak istemişti. Sehun'u aşmak istiyordu böylece yakın bir gelecekte, Sehun'u görmezlikten gelecek ve acısını ona hissettirebilecek cesarete sahip olabilirdi. Ya şimdi ya da sonra.

"Biliyorsun, bana göre, hyung, sen ger

Please Subscribe to read the full chapter
Like this story? Give it an Upvote!
Thank you!

Comments

You must be logged in to comment
hundredthou
#1
Chapter 3: where is the original version of this?
hundredthou
#2
Chapter 2: i thought this would be in english
hundredthou
#3
Chapter 1: its not in english???
hundredthou
#4
interesting premise! can't wait to see what you've come up with