Yazar; coffeeortea

Çeviri; UzumluCikolata
 

"Dersin nasıl geçti?" dedi Kyungsoo yatağına otururken, uzandığında gözlerini Baekhyun'a dikti. Baekhyun'un kolları ve bacakları genişçe yayılmış ve yüzü yastığına gömülmüştü.

"Behıhm." inleyerek mırıldanınca Kyungsoo kaşlarını kaldırdı.

"Korece lütfen?"

Genç olan yuvarlanarak döndü ve halsiz gözleriyle ona baktı. "Berbat. Bütünüyle, %100 tamamen-"

"Tamam, tamam. Kötüydü. Ama neden?" Kyungsoo'nun gözleri genişledi. "Biri öğrendi mi yoksa?"

Baekhyun dudaklarını büktü ve yastık kılıfının yumuşak kumaşının yanağına sürtünmesine izin vererek başını iki yana salladı. Keşke bugünkü anılarını da sürterek aşındırabilseydi.

"O zaman...Chanyeol?"

Baekhyun ismi duyduğunda donunca Kyungsoo iç çekti.

"Ne oldu?"

Baekhyun doğrulup duvara yaslandı ve olanları düşünürken dizlerini kendine çekerek sarıldı. "Şey..." 
 

Daha önce..

"Peki, Baekhyun..hyung," Jongin fısıldarken Baekhyun'un omzunu dürtmüştü.

"Ne?" diye yanıtladı, konuşan öğretmeni, Bay Jeong'u, dinlemeye çalışıyordu.

"Novanı bize hiç söylemedin."

Baekhyun gerildi ve bir bahane uydurmaya çalıştı. Dersin bitmesine yalnızca 10 dakika kalmıştı. Hala canlı çıkabilirdi.

"B-Bunun için endişelenme. Derse dikkatini ver sadece."

Ama tabi ki de hayır. Eğer bu şekilde pes edecek olsaydı, Jongin Kim Jongin olmazdı.

"Neden. Söyle sadece. Seni yargılamayacağım."

Baekhyun iç çekti ve gömleğini çekiştiren ısrarcı öğrenciyi görmezden gelmeye çalıştı. "Sorun o değil."

"O zaman ne? Neden bana söylemek istemiyorsun? Çok mu güçlü? Yoksa sen de Sehun gibi bir elementaltı mısın? Ya da belki de bir-"

"Siz ikiniz, arkadakiler!" Bay Jeong seslendiğinde Baekhyun kalbinin hızla çarptığını hissetmişti. Yanında oturan Chanyeol'e baksa da diğer oğlan hiçbir şey söylemedi ve ona bakmadı.

"E-Evet, efendim?" dedi Baekhyun, konuşsa mıydı konuşmasa mıydı diye uzun uzun düşünürken.

"Sohbetinizin ilk dersimizden daha önemli olduğunu mu düşünüyorsunuz?"

Baekhyun hemen başını salladı. "H-Hayır asla."

Jongin Baekhyun'a baktı. Bazı diğer öğrenciler de onlara bakmak için başlarını arkaya çevirmişlerdi.

"İsimleriniz ne?" diye sordu Bay Jeong hoşnutsuz bir ifadeyle, ikisi de konuşurken tereddüt etmişti.

"Benim ismim Kim Jongin."

Öğretmenin gözleri Baekhyun'a kayınca kolundaki tüylerin korkudan dikleştiğini hissetti.

"B-Byun Baekhyun." Utanması mı yoksa biraz sonra olacaklardan korkması mı gerektiğini bilemiyordu.

"Pekala, eminim ki siz ikiniz novaları öğrenmeye çok heveslisiniz."

Baekhyun başını sallamak istemişti ama sadece sessiz kaldı.

"Biraz gösteri yapalım ne dersiniz? Bu hepinizi heyecanlandıracaktır."

"Gücünüzü sergilerken, etrafınızdakilerin farkında olmanız önemlidir. Nova kontrolü alıştırmayla ve konsantrasyonla sağlanır." dedi Bay Jeong öğrencilerde göz gezdirirken. "Örneğin."

Adam gözlerini kapatıp derin bir nefes aldığında herkes izliyordu. Sadece onu izlemek bile Baekhyun'a yeterince etkileyici geliyordu.

"Ne yapıyor?" diye fılsıldadı Baekhyun Jongin'e.

Sehun konuştu. "Enerjisine odaklanıyor ve novasını etkinleştirmek için düşüncelerini eğitiyor."

Tüm bunlar Baekhyun'a yabancıydı ama herkes rahat gözüküyordu, sanki bu normalmiş gibi.

Aniden, yer sallanmaya başladığında bazı insanların panikle çığlık atmalarına neden oldu.

Birkaç saniye içinde, gümbürtü kesilmiş ve her şey tekrar normale dönmüştü.

"Gördüğünüz gibi, toprak novasının birçok farklı alt kategorilerinden birine sahibim. Benimki yeraltındaki levhaların hareketlerini kontrol edebilme gücü." Öğretmen son derece övünerek açıklıyordu. "Gezegenimizin doğasıyla ilgili başka tür toprak novaları da mevcut, ki onlar izaha gerek duyulmayacak kadar açıklar zaten."

Baekhyun kalbinin bu kadar hızlı atmasını engellemeye çalışıyordu. Minik depremin artçı sallantısı bir daha asla deneyimlemek istemediği bir şeydi.

Diğer taraftan Chanyeol, sersemlemiş görünürken elleri ceplerindeydi. Sanki geçen yarım saattir hiçbir şeye dikkatini vermemiş gibi duruyordu. Muhtemelen bu sınıfta olmak umurunda değildi.

"Görünen o ki bugün fazla zamanımız yok. Bu seferki ilk dönemde, güvenlik nedeniyle haftada iki kez buluşuyoruz. Gelecek dönem ise haftada 3 kez buluşacağız."

Okul zilinin müziği çaldığında öğrenciler çantalarını alıp gitmeye başladılar.

"Ders bitti. Sen de diğer dersine girmelisin." dedi Jongin, iki arkadaşının arkasından koşturmadan önce sırt çantasının kayışını düzeltmişti.

Baekhyun onların gidişini izledikten sonra kendini öğretmenle konuşan Chanyeol'e doğru yürürken buldu.

"Hoşçakalın." dedi Chanyeol eğilerek. Gitmek için arkasını döndüğünde Baekhyun'un onu beklemiş olduğunu fark etti. Oyalanan birkaç öğrenci dışında neredeyse herkes çıkmıştı.

Chanyeol başka yöne bakarak sırt çantasını tek omzuna astı. Baekhyun yanına gelirken, devin ona eşlik etmesini sorun edip etmeyeceğinden emin değildi. Sormak istediği çok fazla şey vardı.

"Şey..Chanyeol.." diye başladı Baekhyun ve diğeri cev