Chapter 6

Black Paradise [YOU]
Please Subscribe to read the full chapter

Rahibenin küçük bilgilendirmesi epey işe yaramıştı. Gerçekten de bahçıvan Yong'un ve Baş rahibenin mezarları, son kurbanın en son görüldüğü yer olan mezarlıkta yan yana gömülüydü. Ayrıca tüm kurbanların da o meşhur gül bahçesi önünde çekilmiş bir fotoğrafı vardı, muhtemelen evlat edinilmelerini kolaylaştırmak içindi bu sevimli fotoğraflar. Dongwoon ve Kikwang mucizeler yaratmış, kurbanların vaftiz isimli kimliklerini bulmuş, ve bunların da Baş rahibenin hayatta olup çalıştığı dönemde kayıtlarının bildirildiği anlaşılmıştı. Peki katil kimdi? Ve bu kimsesiz, zavallı çocuklardan ne istemişti? 

Yoseob işi sessizce yürütüp, o dönem aynı yetimhanede kalmış ve kimsenin evlat edinmediği kişileri sorgulayabilmek için gerekli izinleri çıkarmaya çalışıyordu. Ama liste çok genişti ve savcı böyle bir listeye izin verecek gibi değildi. Elle tutulur bir şey de yoktu üstelik, sadece sezgilere dayalı bir ipucu yüzünden bunca insanın huzurunu kaçırma riskini göze alamazdı. Eğer fos çıkarsa, medyanın elinde maskara olmak da vardı. 

Onların meşguliyetinden faydalanıp, aklındaki fikri uygulamaya koyma kararı almıştın. Oltanın ucundaki yem olacaktın...

*** 

Rahibenin mezarını ziyarete gitmiştin. Sadece içindeki sese güvenerek yola çıkmıştın, katilin buraya gelip gelmeyeceği bile belli değildi. Ya da diğer kurbanların mezarlığı ziyaret ettiğine dair bir kanıtın... Onlara başka şekillerde ulaşmıştı belki... Belki de mezarlıkla hiç alakası yoktu, tüm bu olanlar koca bir tesadüftü? Henüz hayatının baharında aranızdan koparılmış gencecik kadınları düşününce gözlerin yaşarmıştı. 

O esnada görüş alanına, muhtemelen gözyaşların için bir mendil uzatıldığını gördün. Uzanan elin sahibi de en az eli kadar nazik görünen, hoş bir genç adamdı. 

''Rahibeyi tanır mıydınız?'' diye sordu, nazik bir gülümsemeyle. 

''E-evet... Hayatımın önemli bir kısmında yer almıştı...'' 

''Yoksa siz de mi Busan'daki yetimhanede büyüdünüz?'' diye sordu, tanıdığı birini gören insanlara mahsus merakla. 

''Evet...'' içindeki şüphe alevlenirken, detaylı bir şey soracak da falso vereceksin diye ödün kopuyordu. 

''Ah, yüzünüz hiç tanıdık gelmedi...'' yüzünü araştıran gözlerle, büyük bir dikkatle inceledi. 

''Büyüdükçe değişiyor... Tabi estetik falan da işin içine girince...'' 

''Anladım... O zaman muhtemelen aynı zamanlarda oradaydık... Beni hatırlıyor olabilirsin... Ben Bahçıvan Yong Junkyung'un oğluyum... Adım Junhyung...'' elini uzatmıştı. Tokalaştıktan sonra, onun da babasının mezarına geldiğini söylemişti. Ayaküstü laflarken çoktan park yerlerine gelmiştiniz. Junhyung, eğer senin için de uygunsa eski günleri yad etmek için bir yemek yemeyi önermişti. 

''Ah, neden olmasın... O zaman telefonlarımızı alalım, uygun bir saatte-''

''Sanırım şarjım bitmiş...'' cebinden çıkardığı telefonun ekranını sana çevir

Please Subscribe to read the full chapter
Like this story? Give it an Upvote!
Thank you!

Comments

You must be logged in to comment
icequeenhera
#1
Chapter 5: Bu kurgu cok fazla güzeldi be yazaraşkım
icequeenhera
#2
Chapter 4: Ben burayı da seni de çok fazla özledim be yazar
dinozoruschenus #3
Chapter 7: ne bu şimdi hayatımda okuduğum en iyi hikaye falan mı??
NursimaElfAhgase
#4
Chapter 7: Bu grup için başka bir kurgu yazmayı düşünüyor musun ya da one shot en azından? Bitmesi üzdü çünkü severek okudum. Dujunie sen ne şebek biradamsıın yerim seni
NursimaElfAhgase
#5
Chapter 6: Ben de Junghyung nerelerde diyordumm sleam kkatil ben azrailin komiser lmkslşdf
NursimaElfAhgase
#6
Chapter 5: Bence katil her maktülün bağış yaptığı yerin sahibi hepsinin ortak noktasını da sosyal hzimetlerde çalışan elinden ve ya arkadaşından biliyor
NursimaElfAhgase
#7
Chapter 4: Yoseob'a kurban olurum ben muah Yoseob
NursimaElfAhgase
#8
Chapter 4: değirmenin suyunundevmlılığı çokönemlii çok mantıklı konuştum dkasl
NursimaElfAhgase
#9
Chapter 4: Dongwoon bence cctv'yi kontrol edeken uyuyakaldınız hemen tejrar istiyorum felan diyomuşum
NursimaElfAhgase
#10
Chapter 4: dujun seni şakacı adam seni var ya yerim çok seviyorum seni