Bütün ekip olabilecek en kısa sürede salonunda toplanmıştı, ancak sen hala kendini ve kafanı toparlayamamıştın.

‘’Evet, hazırsanız başlayalım.’’ Dedi Yoseob.

‘’Aslında hala kesin olmayan noktalar var ama… Bugün mezarlığa gittiğimde… Arabayı normalden uzak bir yere park etmiştim. Bu kadın da ben yürürken arabasını park ediyordu… Nedense bileğindeki aksesuar gözüme çarptı. Benim de bir süredir almayı istediğim bir modeldi, onda ne kadar zarif durmuş diye geçirmiştim içimden. Gerçekten çok zarif ve feminen bilekleri olduğunu düşündüm. Ve demin haberlerde sedyeden ceset torbasına aktarılırken… Belki yanılıyorum ama…’’

‘’Maktülün kolundaki aksesuarın popüler bir model olduğu göz önünde bulundurulursa zayıf bir ihtimali kovalayacağız ama…’’ Dujun söze girdi. ‘’Hiç yoktan iyidir. Hiçbir yere varamadık sonuçta, en ufak ihtimali bile değerlendirmekten başka çaremiz yok.’’

Minnettar gözlerle baktın ona.

Yoseob da ‘haklısın’ dercesine kafasını salladı. Sonra kol saatine göz attı. ‘’Bu saatte hiçbir şey yapılmaz. Herkes gidip dinlensin. Yarın sabah 5’te herkes kendisine vereceğim görevin başında olsun.’’

***

İş bölümü şu şekilde olmuştu ; en zor kısmı, yani otopsiye girmeyi kendine almıştı. Dujun, olay yeri inceleme bürosuyla iletişime geçip maktüle ait eşyaların raporlarını alacaktı. Kikwang ve Dongwoon ise CCTV ve mezarlık kayıtlarıyla meşgul olacaktı.

‘’Ben ne yapacağım?’’  diye sordun, sana hiçbir şey verilmemesine bozulmuştun açıkçası.

‘’Unutma ki sen bu soruşturmanın gölge adamısın, böyle kalabalık yerlere sokamayız seni.’’dedi Yoseob. O söyleyince boynun kıldan inceydi ama için içini yiyordu işte. Kafanın içindeki ‘bir şeyler yapmalıyım’ sesi susmuyordu.

***

Ertesi gün yeniden karargahta, yani senin salonunda toplanmıştınız. Yoseob kahvesinden büyükçe bir yudum aldıktan sonra herkese dosyalarını uzattı. ‘’Modus operandi aynı… Korkarım ki katilimiz bizden hızlı çıktı…’’

‘’Ne yazık ki mezarlık kayıtları da boş çıktı… Maktül ile organik bağı olan kimse bulunamadı. CCTV kayıtlarında da mezarlığa tek girdiği ve tek çıktığı görülüyor. Mezarlıktan sonra ikametine dönüyor ve daha sonra taksi ile çıkıyor. Ancak cesedinin bulunduğu yerle, taksiden indiği nokta da çok alakasız. Bu sürede yaya olduğu için de henüz bir şey bulamadık.’’

‘’Eşyalardan da bir şey çıkmadı. Ajandasında öldürüldüğü gün için hiçbir notu, plan ve programı yok. Her ne olduysa çok spontane gelişmiş.’’

‘’Ne yani, bu adam eliyle koymuş gibi hiç kimseyle bağı olmayan bir kadını bulup yeni kurbanı olacağına mı karar verdi? Bu kadar fazla tesadüfün bir araya gelmesi istatistiksel olarak imkansız.’’ Sinirden sıktığın yumruklarını ısırmaya başlamıştın. ‘’Bu kadar kolay olamaz!’’

‘’Evet biliyorum… Ama henüz peşine düşebileceğimiz ufacık bir falso bile vermedi.’’ Dedi Yoseob pes etmişlikle. ‘’Meslek hayatımda şimdiye kadar gördüğüm en titiz katil…’’

‘’Daha derin profil analizi yapmalıyız.’’ Dedi Dongwoon. ‘’ Eğer takip ettiği bir yöntemi varsa, ki var görünüyor, muhakkak bir şeyler çıkacaktır.’’

‘’Haklısınız, dağılalım o zaman. Herkes ne yapacağını biliyor mu?’’ dedi Yoseob. ‘’Eski kurbanlar da dahil tüm kurbanların hayatları en b